Yatsı Namazı Kaç Rekât? - Genel | Kardeş Eli Derneği
BLOG
Blog

Yatsı Namazı Kaç Rekât?

03.09.2024

Yatsı Namazı Kaç Rekât?

Yatmadan önce okunan ezandan sonra kılınan yatsı namazı kaç rekat sorusu toplamda 10 rekâttan oluşur. İlk 4 rekât sünnet, 4 rekât farz en son 2 rekât ise yine sünnettir. Yatsı namazından sonra vacip olan vitir namazı dileğe göre kılınabilir. Namaz kılınmadan önce gusül abdest yoksa tazelenmelidir. Tazeleme yapıldıktan sonra normal namaz abdesti alınmalıdır. Bütün abdestler alındıktan sonra yatsı namazına geçilebilir.

Yatsı namazı saatleri her gün bir dakika gibi bir süre geriye gidebilmektedir. Bazen bu süre ileri şeklinde de ilerlediği için genellikle aynı saatlerde olduğu görülür. Yatsı namazı gece yatmadan önce kılınır. Kılındıktan sonra genelde yatılması gerektiği söylenmektedir. Uyumayan insanlar da olabildiği gibi genellikle yatsı namazından sonra uyuyan insanlarda çoktur. Bunun temelinde peygamber efendimizin yaşam tarzı bulunmaktadır. Hz. Muhammed yatsı namazı kılındıktan sonra yatılması gerektiğini buyurmuştur.

Yatsı Namazını Kimler Kılabilir?

Engelli İnsanların bile kılabildiği yatsı namazı kimler tarafından kılınmamalı sorusuna bakalım. Öncelikle bir engeli olan insanların bile gözü ile takip ederek kılabileceği bir namazdır. Aslında tüm namazlar böyledir. Dua edilmesi yeterli olacaktır. Bu şekilde namaz kolaylıkla kılınabilir. Öte yandan bakıldığında hasta olan kişiler, kronik rahatsızlığı olanlar ya da yatalak olan insanların kılma zorunluluğu yoktur. Kadınların sadece periyod dönemlerinde kılınması doğru değildir. Bunun haricinde abdest alabilen herkes kılabilir.

Yatsı namazı da gün her vaktinde kılınan namazlar gibidir. Adının Yatsı olması yatmadan önce kılındığı içindir. Her insan gücü yettiği sürece kılabilir. Artık hastalanan sağlık durumu iyi olmayan kişilerin kılması farz değildir. Bu kişiler fitre dağıtarak kılmadıkları namazları ya da tutmadıkları oruçları para ya da yiyecek olarak dağıtabilirler. Dağıtılacak insanlar ise yoksul ve çalışamayacak durumda olan kişilerdir.

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin
Hızlı Bağış Hayra vesile olan, hayrı işleyen gibidir.
Bağış Türü
Paylaş
SON BLOG YAZILARI
  • Eşarilik Nedir?
    Eş'ârîlik, ya da Eş'ârîyye, islamın içinde önemli bir teoloji ekolü olarak ortaya çıkmış ve sunni düşünce geleneğinde önemli bir yer edinmiştir. İikadi mezheplerden biri olan Eş'ârilik, İslam düşünce tarihinde akaid ve kelam alanlarında derin izler bırakmıştır.
  • Ahlak Nedir?
    Ahlak kavramı, Arapça kökenli olup "hulk" sözcüğünden gelmektedir ve "huy" anlamına gelir. Arapça dilinde ahlak-ı hamide ve ahlak-ı hasene iyi ahlak anlamında kullanılırken, ahlak-ı zemime ve ahlak-ı seyyie ise kötü ahlak olarak tanımlanmaktadır
  • İmamiyye Nedir?
    İmamiyye, Şiilik meşrebi içinde önemli bir yere sahip olan, tarikat ve mezheplerin ortak bazı inanç prensiplerini barındıran bir ekoldür. İslam düşünce tarihinde itikatlarını tanımalama için belirli temel prensipler kullanılan fıkıh anlayışına sahiptir. İmamiyye ekolünün temel dayanak noktalarından biri, hiç şüphesiz Hz. Ali ve Hz. Hüseyin'in İslam toplumundaki konumları ve imamet hakkına dair görüşleridir.
  • Maturidilik Nedir?
    Maturidilik, İslam dünyasında önemli bir yere sahip olan itikadi bir mezheptir. Bu mezhep, Ebu Mansur el-Maturidi tarafından kurulmuş olup, matüridi'nin kurduğu hanefi mezhebi'nin kurucusu olarak kabul edilir. Maturidilik, 10. yüzyılda Orta Asya'da ortaya çıkmış ve zamanla İslam dünyasının büyük bir kısmında yaygınlaşmıştır. İmam-ı A'zam düşüncesi takip eden Maturidilik, iman konularında Ebu Hanife'nin metodolojisini benimsemiş ve geliştirmiştir. Bu mezhep, dini meseleleri anlamada ve açıklamada naklin yanında akla önemli yer veren islam dini itikad mezhebidir. Maturidilik, inanç esaslarını belirlerken vahiy ve aklın birlikte kullanılması gerektiğini savunur. Maturidilik, özellikle Türk dünyasında geniş kabul görmüş ve Osmanlı İmparatorluğu döneminde resmi mezhep olarak benimsenmiştir.
  • Peygamberimize Karşı Vazifelerimiz Nelerdir?
    İslam inancında, Allah’a olan bağlılık kadar O’nun elçisi olan Peygamberimiz Hz. Muhammed’e (s.a.v.) duyulan sevgi ve itaat de büyük önem taşır. Kur’an-ı Kerim’de bu konu şu şekilde açıkça belirtilir: