Şükür Namazı Nasıl Kılınır? - Genel | Kardeş Eli Derneği
BLOG
Blog

Şükür Namazı Nasıl Kılınır?

27.08.2024

Şükür Namazı Nasıl Kılınır?

Şükür namazı nasıl kılınır? sorusu kişilerin araştırma yaptığı konulardan biridir. Bu namaz iki rekat olarak kılınır ve kılınışı şöyledir;

  • Şükür namazı kılabilmek için kişilerin öncelikle niyet etmesi gerekir. Niyet ettikten sonra Allahu ekber denilerek 1. rekata başlanır.
  • Sübhaneke, Euzü besmele, Fatiha suresi ve zammı sure sırası ile okunur.
  • Allahu ekber denilerek rükuya eğilir. Rükuda iken üç defa ‘‘Sübhane Rabbiye’l-azim’’ denir.
  • Rükudan kalkarken ‘Semi Allahu Limen Hamideh’’ tam dik dururken ise ‘Rabbena Lekel Hamd’’ denir.
  • Allahu ekber denilerek 2 defa secdeye gidilir. Secdede iken üç defa ‘‘Sübhane Rabbiye’l-ala’’ denir.
  • Allahu ekber denilerek kıyama geçilir.
  • Besmele çekilir ve Fatiha suresi okunur. Ardından namaz suresi okunur.
  • Allahu ekber denilerek rükuya gidilir.
  • Allahu ekber denilerek secdeye gidilir.
  • Son oturuşa geçilerek Tahiyyat, Salli- Barik ve Rabbena duaları okunur.
  • Ardından selam verilerek şükür namazı tamamlanır.

Şükür Namazının Önemi Nedir?

Müslümanların şükür ve minnet duygularını Allah’a ifade etmek amacıyla kıldıkları sünnet olan namaza şükür namazı denir. İslam dinine göre nafile ibadet olarak kabul edilir.  Belirli bir zaman aralığında kılınması gerekmez. Yalnızca Müslümanların Allah’a şükürlerini göstermeleri için kıldıkları namazdır.  Bu namazı kılmak için bir şart yoktur.  Kişi şükür namazını tercih ederek kılar. Allah’ın verdiği rızıklar karşısında şükreden insanlar İslam dinine göre hem dünyada hem de ahirette büyük sevaba nail olur. Önemli ibadetler arasında yer alan şükür namazının hayrı, Hz. Muhammed’in hadislerinde sıklıkla yer alır.  Şükür namazı kılarak sünnete uymak, Allah’ın rızasını kazanmaya ve günahlardan arınmaya vesile olur. Şükür namazı, Müslümanların Allah’a yakınlaşmasını ve şükretme duygusunun her daim pekişmesine olanak sağlar.  Şükür namazı aynı zamanda Müslümanların hayatlarında minnettarlık ve şükran duygularının hep kalmasına imkan sunar.

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin
Hızlı Bağış Hayra vesile olan, hayrı işleyen gibidir.
Bağış Türü
Paylaş
SON BLOG YAZILARI
  • Eşarilik Nedir?
    Eş'ârîlik, ya da Eş'ârîyye, islamın içinde önemli bir teoloji ekolü olarak ortaya çıkmış ve sunni düşünce geleneğinde önemli bir yer edinmiştir. İikadi mezheplerden biri olan Eş'ârilik, İslam düşünce tarihinde akaid ve kelam alanlarında derin izler bırakmıştır.
  • Ahlak Nedir?
    Ahlak kavramı, Arapça kökenli olup "hulk" sözcüğünden gelmektedir ve "huy" anlamına gelir. Arapça dilinde ahlak-ı hamide ve ahlak-ı hasene iyi ahlak anlamında kullanılırken, ahlak-ı zemime ve ahlak-ı seyyie ise kötü ahlak olarak tanımlanmaktadır
  • İmamiyye Nedir?
    İmamiyye, Şiilik meşrebi içinde önemli bir yere sahip olan, tarikat ve mezheplerin ortak bazı inanç prensiplerini barındıran bir ekoldür. İslam düşünce tarihinde itikatlarını tanımalama için belirli temel prensipler kullanılan fıkıh anlayışına sahiptir. İmamiyye ekolünün temel dayanak noktalarından biri, hiç şüphesiz Hz. Ali ve Hz. Hüseyin'in İslam toplumundaki konumları ve imamet hakkına dair görüşleridir.
  • Maturidilik Nedir?
    Maturidilik, İslam dünyasında önemli bir yere sahip olan itikadi bir mezheptir. Bu mezhep, Ebu Mansur el-Maturidi tarafından kurulmuş olup, matüridi'nin kurduğu hanefi mezhebi'nin kurucusu olarak kabul edilir. Maturidilik, 10. yüzyılda Orta Asya'da ortaya çıkmış ve zamanla İslam dünyasının büyük bir kısmında yaygınlaşmıştır. İmam-ı A'zam düşüncesi takip eden Maturidilik, iman konularında Ebu Hanife'nin metodolojisini benimsemiş ve geliştirmiştir. Bu mezhep, dini meseleleri anlamada ve açıklamada naklin yanında akla önemli yer veren islam dini itikad mezhebidir. Maturidilik, inanç esaslarını belirlerken vahiy ve aklın birlikte kullanılması gerektiğini savunur. Maturidilik, özellikle Türk dünyasında geniş kabul görmüş ve Osmanlı İmparatorluğu döneminde resmi mezhep olarak benimsenmiştir.
  • Peygamberimize Karşı Vazifelerimiz Nelerdir?
    İslam inancında, Allah’a olan bağlılık kadar O’nun elçisi olan Peygamberimiz Hz. Muhammed’e (s.a.v.) duyulan sevgi ve itaat de büyük önem taşır. Kur’an-ı Kerim’de bu konu şu şekilde açıkça belirtilir: