Kureyş Suresi Oku - Genel | Kardeş Eli Derneği
BLOG
Blog

Kureyş Suresi Oku

30.09.2024

Kureyş Suresi Oku

Kureyş suresi okumak maddi manevi bolluk ve bereket elde etmeyi mümkün kılar. Kureyş suresini okuyan kişiler bereket bulurlar. Kureyş suresi okumak şerlerden korur. Geçim sıkıntısına düşmekten korur. Bereket ve bolluk kapılarını açar. Bu sureyi okuyan kişiler fakirlik çekmez ve hayatları bereketli bir şekilde geçer. Bir ürünün üzerine 7 kez okunduğunda o ürün bereketlenir. Ayrıca, hastalıklara şifa kaynağıdır. Özellikle böbrek rahatsızlıkları için bu surenin her gün okunması tavsiye edilmektedir. Bu sure, vesveseye ve unutkanlığa karşı şifa kaynağıdır.

Düzenli olarak okunması, güzel ahlaka kapı aralar. Düşmanların şerrinden korunmak ve korkulu durumlarda güven içinde olmak için de tavsiye edilir. Hastalara okunduğunda şifa getirir. Ayrıca, günahların affı ve sevap kazanmak amacıyla tekrar tekrar okunması gereken dualardan biridir. Kureyş Suresi, kısa sureler arasında yer alır ve dört ayetten oluşmaktadır. Mekke döneminde indirilmiş olup, Tin Suresi'nden sonra nazil olmuştur. İniş sırasına göre 29. sure olarak bilinir. Kur'an-ı Kerim'de 602. sayfada ve 30. cüzde yer almaktadır. Kur'an'daki 106. sure olarak adlandırılan bu sure, adını Kureyş kabilesinden almıştır.

Kureyş Suresi'nin Okunuşu Ve Anlamı

Kureyş Suresi'nin okunuşu ve anlamı, bu surede Kureyş kavminin sahip olduğu nimetlere şükretmenin ve Allah’a kulluk etmenin önemini vurgular.

Bismillahirrahmânirrahîm.

  1. Li'î lâfi Kurayş'in
  2. Îlâfihim rihleteşşitâi vessayf
  3. Felya'büdû rabbe hâzelbeyt
  4. Ellezî et'amehüm min cû'in ve âmenehüm min havf

Kureyş Suresi'nin Anlamı

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.

  1. Kureyş'e imkan sağlandığı için,
  2. Kışın ve yazın yolculuk etme imkanı sağlandığı için,
  3. Hiç olmazsa onun için bu Beyt'in (Kabe'nin) Rabbine kulluk etsinler!
  4. Ki kendilerini açlıktan doyurdu ve onları korkudan emin kıldı.

 

 

 

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin
Hızlı Bağış Hayra vesile olan, hayrı işleyen gibidir.
Bağış Türü
Paylaş
SON BLOG YAZILARI
  • Eşarilik Nedir?
    Eş'ârîlik, ya da Eş'ârîyye, islamın içinde önemli bir teoloji ekolü olarak ortaya çıkmış ve sunni düşünce geleneğinde önemli bir yer edinmiştir. İikadi mezheplerden biri olan Eş'ârilik, İslam düşünce tarihinde akaid ve kelam alanlarında derin izler bırakmıştır.
  • Ahlak Nedir?
    Ahlak kavramı, Arapça kökenli olup "hulk" sözcüğünden gelmektedir ve "huy" anlamına gelir. Arapça dilinde ahlak-ı hamide ve ahlak-ı hasene iyi ahlak anlamında kullanılırken, ahlak-ı zemime ve ahlak-ı seyyie ise kötü ahlak olarak tanımlanmaktadır
  • İmamiyye Nedir?
    İmamiyye, Şiilik meşrebi içinde önemli bir yere sahip olan, tarikat ve mezheplerin ortak bazı inanç prensiplerini barındıran bir ekoldür. İslam düşünce tarihinde itikatlarını tanımalama için belirli temel prensipler kullanılan fıkıh anlayışına sahiptir. İmamiyye ekolünün temel dayanak noktalarından biri, hiç şüphesiz Hz. Ali ve Hz. Hüseyin'in İslam toplumundaki konumları ve imamet hakkına dair görüşleridir.
  • Maturidilik Nedir?
    Maturidilik, İslam dünyasında önemli bir yere sahip olan itikadi bir mezheptir. Bu mezhep, Ebu Mansur el-Maturidi tarafından kurulmuş olup, matüridi'nin kurduğu hanefi mezhebi'nin kurucusu olarak kabul edilir. Maturidilik, 10. yüzyılda Orta Asya'da ortaya çıkmış ve zamanla İslam dünyasının büyük bir kısmında yaygınlaşmıştır. İmam-ı A'zam düşüncesi takip eden Maturidilik, iman konularında Ebu Hanife'nin metodolojisini benimsemiş ve geliştirmiştir. Bu mezhep, dini meseleleri anlamada ve açıklamada naklin yanında akla önemli yer veren islam dini itikad mezhebidir. Maturidilik, inanç esaslarını belirlerken vahiy ve aklın birlikte kullanılması gerektiğini savunur. Maturidilik, özellikle Türk dünyasında geniş kabul görmüş ve Osmanlı İmparatorluğu döneminde resmi mezhep olarak benimsenmiştir.
  • Peygamberimize Karşı Vazifelerimiz Nelerdir?
    İslam inancında, Allah’a olan bağlılık kadar O’nun elçisi olan Peygamberimiz Hz. Muhammed’e (s.a.v.) duyulan sevgi ve itaat de büyük önem taşır. Kur’an-ı Kerim’de bu konu şu şekilde açıkça belirtilir: