Kur'an-ı Kerim Okumaya Başlarken Okunacak Dualar - Genel | Kardeş Eli Derneği
BLOG
Blog

Kur'an-ı Kerim Okumaya Başlarken Okunacak Dualar

14.07.2025

Kur'an-ı Kerim, Müslümanların hayatında derin bir anlam ve öneme sahip olan ilahi bir kitaptır. Bu kutsal kitabı okumaya başlarken, okunan her kelimenin ruhumuzu beslediğini ve manevi dünyamızı zenginleştirdiğini unutmamak gerekir. Kur’an-ı Kerim okumaya başlamadan önce, duaların okunması, bu süreçteki niyetimizi güçlendirir ve Allah’a olan bağlılığımızı derinleştirir. Duâ, Allah’ın azameti ve ulviyeti karşısında kulun aczini itiraf etmesi, muhabbet ve tazim duyguları içinde Allah’ın lütuf ve yardımını talep etmesi olarak tanımlanabilir. Bu nedenle, Kur'an okumaya başlamadan önce içten bir niyetle dualar etmek, kalbimizi arındırır ve zihnimizi açar. 

Kur'an-ı Kerim Okumaya Başlarken Okunacak Dualar

1. Eûzü-Besmele (Eûzü Billahi Mine'ş-Şeytânirracîm – Bismillahirrahmanirrahîm)

Kur’an okumaya başlamadan önce mutlaka eûzü çekmek ve besmele ile başlamak gerekir.

Eûzü:

أَعُوذُ بِاللّٰهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ

“Kovulmuş şeytandan Allah’a sığınırım.”

Besmele:

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ

“Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla.”

2. Kur’an Okumaya Başlamadan Önce Peygamberimizin Okuduğu Dua

Hz. Peygamber (s.a.v)'in Kur’an okumaya başlarken şu duayı yaptığı rivayet edilmiştir:

اللَّهُمَّ انْفَعْنِي بِمَا عَلَّمْتَنِي وَعَلِّمْنِي مَا يَنْفَعُنِي وَزِدْنِي عِلْمًا

Anlamı:
“Allah’ım! Bana öğrettiğin ilimle beni faydalandır, bana fayda verecek ilmi öğret ve ilmimi artır.”

3. Kalbin Açılması ve Anlayış İçin Okunan Dua (Taha Suresi 25-28)

Musa Aleyhisselam’ın duası olan bu ayetler, Kur’an okurken anlama ve kalbin açılması için sıkça okunur:

رَبِّ اشْرَحْ لِي صَدْرِي
وَيَسِّرْ لِي أَمْرِي
وَاحْلُلْ عُقْدَةً مِنْ لِسَانِي
يَفْقَهُوا قَوْلِي

Anlamı:
“Rabbim! Göğsüme genişlik ver. İşimi bana kolaylaştır. Dilimden düğümü çöz ki sözümü anlasınlar.”
(Taha Suresi, 25-28)

4. Kur’an’ı Hak ile Okumak İçin Dua (İsra Suresi 82)

وَنُنَزِّلُ مِنَ الْقُرْآنِ مَا هُوَ شِفَاءٌ وَرَحْمَةٌ لِّلْمُؤْمِنِينَ

Anlamı:
“Biz Kur’an’dan, müminler için şifa ve rahmet olan ayetler indiriyoruz.”
(İsra Suresi, 82)

Kur’an Tilavetinin Fazileti

Kur’an okumak, müminler için büyük bir fazilet kaynağıdır. Her harfine sevap kazandırır ve bu da okuyan kişinin manevi olarak yükselmesine katkıda bulunur. Peygamber Efendimiz şöyle buyurur: “Kim Kur’an’dan bir harf okursa onun için bir sevap vardır. Her sevap on katıyla yazılır. Ben ‘Elif Lâm Mîm’ bir harftir demem; Elif bir harf, Lâm bir harf, Mîm bir harftir.” Bu hadisten de anlaşıldığı üzere, Kur’an tilaveti, okuyan kişiye dünya ve ahiret faydası sağlar. Bunun yanı sıra, kalpleri yumuşatır ve huzur verir. Kur’an’ın kelimeleri, ruhu beslerken insanın iç dünyasına dinginlik ve sükunet getirir. Her bir ayeti, insanın manevi yolculuğunda bir rehber görevi üstlenir ve böylece okuyan kişi, hayatındaki zorluklarla daha kolay başa çıkma yeteneği kazanır. Manevi bereket kapılarını açar ve bu bereket, kişinin hayatına olumlu yansır. Kur’an tilavetinin getirdiği huzur, bireylerin sosyal ilişkilerini de güçlendirir.

Kuran-ı Kerim Bağışla

 

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin
Hızlı Bağış Hayra vesile olan, hayrı işleyen gibidir.
Bağış Türü
Paylaş
SON BLOG YAZILARI
  • Babalar Çocukları Nasıl Etkiliyor?
    Çocukluk, insanın ilk aynasıdır. O aynada duyulan ses, hissedilen güven ve görülen bakış; gelecekteki kişiliğin temel taşlarını oluşturur. Ailenin sıcak çemberi, çocuğa kim olduğunu değil, kim olabileceğini gösteren ilk sahnedir. Bu sahnede anne, duygusal bağı kuran, sevgiyi dokunuşla öğreten taraftır. Baba ise bu sevgiye yön veren pusuladır. Onun varlığı, çocuk için sadece bir güven alanı değil; aynı zamanda hayatın nasıl yaşanacağına dair bir rehberdir.
  • Müslümanı Muazzez Kılan Nedir?
    Dua, Müslüman’ın yalnızca dille yapılan bir ibadet değil, kalbin derinliklerinden yükselen bir teslimiyet ilanıdır. Kulun, “Ben hiçbir şeye gerçekten malik değilim, sahip olduğum her şey bir emanet” diyebilmesidir. İnsan, ne kadar bilgiye, teknolojiye, servete ulaşırsa ulaşsın; bir yaprağın düşüşünü dahi kontrol edemediğini fark ettiğinde, hakiki kudretin kimde olduğunu anlar. Dua; insanın, kendi acizliğini fark edip, Allah’ın mutlak kudreti karşısında eğilmesidir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın İlginç Özellikleri
    Kanuni Sultan Süleyman, 1494 yılında Trabzon’da dünyaya geldi. Osmanlı tahtının kudretli hükümdarı Yavuz Sultan Selim’in oğlu, Hafsa Sultan’ın ise kıymetli evladıydı. Genç yaşta Saruhan Sancağı’nda yöneticilik yaparak devlet idaresinde tecrübe kazandı. 1520’de babasının vefatı üzerine Osmanlı tahtına geçti ve 46 yıl süren hükümranlığıyla imparatorluğun en uzun süre tahtta kalan padişahı oldu. Bu dönemde 13 büyük sefere çıkarak hem doğuda hem batıda Osmanlı topraklarını genişletti. Adaletli yönetimiyle halk arasında “Kanuni” unvanıyla anıldı.
  • Bir İnsanı Neden Seversiniz?
    Müslümanın hayatındaki her eylemde olduğu gibi, sevgi ve nefret duygularının da merkezinde Allah rızası yer almalıdır. İslam inancına göre, bir Müslüman sadece ibadetlerinde değil; dostluklarında, muhabbetlerinde ve hatta nefretinde dahi ilahî bir niyet taşımalıdır. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.), hadislerinde “Allah için sevmek ve Allah için buğz etmek” kavramına sıkça vurgu yaparak, bu duyguların imanla yakından ilişkili olduğunu belirtmiştir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın Sandık Vasiyeti
    Osmanlı’nın kudretli hükümdarı Kanuni Sultan Süleyman Han, hayatının son anlarına kadar hem devletine hem de inancına bağlı bir padişahtı. Onun vefatından sonra ortaya çıkan gizemli bir vasiyet, asırlar boyunca tarihçilerin ve halkın merakını cezbetmiştir. Sultan Süleyman, ölümünden sonra mezarına kendisine ait küçük bir sandığın konulmasını istemişti. Bu, sıradan bir isteğin ötesindeydi — çünkü bu sandığın içinde ne olduğu kimse tarafından bilinmiyordu.