Tek Gözü Kör Olan Hayvan Kurban Olur mu? - Genel | Kardeş Eli Derneği
BLOG
Blog

Tek Gözü Kör Olan Hayvan Kurban Olur mu?

29.05.2025

Kurban Bayramı yaklaşırken sıkça sorulan dini sorular arasında “Tek gözü kör olan hayvan kurban olur mu?” sorusu yer alıyor. Bu içerikte, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın fetvalarına, sahih hadis kaynaklarına ve fıkhi görüşlere dayanarak bu sorunun cevabını vereceğiz.

Kurbanlık Hayvanlarda Aranan Şartlar Nelerdir?

İslam dinine göre kurban edilecek hayvanda bazı asgari sağlık ve fiziksel nitelikler aranır. Bu şartlar, kurban ibadetinin özüne uygunluğu sağlamak ve hayvana eziyet edilmemesini temin etmek için konmuştur. Kurbanlık hayvanlarda bulunması gereken temel şartlar:

  • Sağlıklı olması
  • Uzuvlarının tam olması
  • Kör, hasta, zayıf ya da sakat olmaması
  • Dişlerinin ve boynuzlarının büyük kısmının kırık olmaması
  • Yürümeye engel olacak derecede topal olmaması

Tek Gözü Kör Hayvan Kurban Olabilir mi?

Hayır, tek gözü tamamen kör olan hayvan kurban olmaz. Bu hüküm, hem sahih hadislerde hem de İslam fıkhında açıkça belirtilmiştir. Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:

"Dört çeşit hayvan kurban olmaz: Açıkça hasta olan, açıkça kör olan, topallığı bariz olan ve zayıflıktan ilik kalmamış olan."
(Ebû Dâvûd, Dahâyâ 6; Tirmizî, Edâhî 6)

Bu hadis, kurbanlık hayvanın tek gözünün görmemesi durumunda bile onun kurban olmaya elverişli olmadığını göstermektedir. Çünkü bu durum, hayvanda bariz bir eksikliktir.

Gözünde Hafif Kusur Olan Hayvan Kurban Edilebilir mi?

Eğer hayvanın gözü kısmen görüyorsa ya da görme kaybı tam değilse, bazı İslam alimleri bu hayvanın kurban edilebileceğini belirtmiştir. Ancak ihtilaflı bir durumdur. Bu nedenle, hayvanın gözündeki hafif kusurun geçerli olup olmadığını anlamak için dikkatli bir değerlendirme yapmak önemlidir. En doğru yaklaşım, her iki gözü de sağlam olan hayvanların kurban edilmesidir. 

Diyanet’in resmi fetvasına göre, şu özelliklere sahip hayvanlar kurban edilmez:

  • Her iki gözü ya da bir gözü kör olan,
  • Dişlerinin çoğu dökülmüş olan,
  • Kulak ya da kuyruğunun üçte birinden fazlası kesilmiş olan,
  • Boynuzunun biri ya da ikisi kökünden kırılmış olan,
  • Aşırı zayıf olan,
  • Yürüyemeyecek derecede topal olan hayvanlar kurban olmaz.

Bu durumda tek gözü tamamen kör olan bir hayvanın kurban olarak kesilmesi caiz değildir.

Tek gözü az gören hayvan kurban olur mu?

Eğer görme kaybı tamamen değilse, bazı görüşlerde caiz görülse de ihtilaflıdır. En güvenli tercih sağlam hayvandır.

Gözünde yara olan ama gören hayvan kurban edilir mi?

Görme fonksiyonunda bariz kayıp yoksa genellikle caizdir.

 

Kurban Bayramı Nasıl Ortaya Çıktı?

Kurban Bağışı İçin Hangi Dernek Güvenilir?

Arefe Günü Ne Zaman?

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin
Hızlı Bağış Hayra vesile olan, hayrı işleyen gibidir.
Bağış Türü
Paylaş
SON BLOG YAZILARI
  • Babalar Çocukları Nasıl Etkiliyor?
    Çocukluk, insanın ilk aynasıdır. O aynada duyulan ses, hissedilen güven ve görülen bakış; gelecekteki kişiliğin temel taşlarını oluşturur. Ailenin sıcak çemberi, çocuğa kim olduğunu değil, kim olabileceğini gösteren ilk sahnedir. Bu sahnede anne, duygusal bağı kuran, sevgiyi dokunuşla öğreten taraftır. Baba ise bu sevgiye yön veren pusuladır. Onun varlığı, çocuk için sadece bir güven alanı değil; aynı zamanda hayatın nasıl yaşanacağına dair bir rehberdir.
  • Müslümanı Muazzez Kılan Nedir?
    Dua, Müslüman’ın yalnızca dille yapılan bir ibadet değil, kalbin derinliklerinden yükselen bir teslimiyet ilanıdır. Kulun, “Ben hiçbir şeye gerçekten malik değilim, sahip olduğum her şey bir emanet” diyebilmesidir. İnsan, ne kadar bilgiye, teknolojiye, servete ulaşırsa ulaşsın; bir yaprağın düşüşünü dahi kontrol edemediğini fark ettiğinde, hakiki kudretin kimde olduğunu anlar. Dua; insanın, kendi acizliğini fark edip, Allah’ın mutlak kudreti karşısında eğilmesidir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın İlginç Özellikleri
    Kanuni Sultan Süleyman, 1494 yılında Trabzon’da dünyaya geldi. Osmanlı tahtının kudretli hükümdarı Yavuz Sultan Selim’in oğlu, Hafsa Sultan’ın ise kıymetli evladıydı. Genç yaşta Saruhan Sancağı’nda yöneticilik yaparak devlet idaresinde tecrübe kazandı. 1520’de babasının vefatı üzerine Osmanlı tahtına geçti ve 46 yıl süren hükümranlığıyla imparatorluğun en uzun süre tahtta kalan padişahı oldu. Bu dönemde 13 büyük sefere çıkarak hem doğuda hem batıda Osmanlı topraklarını genişletti. Adaletli yönetimiyle halk arasında “Kanuni” unvanıyla anıldı.
  • Bir İnsanı Neden Seversiniz?
    Müslümanın hayatındaki her eylemde olduğu gibi, sevgi ve nefret duygularının da merkezinde Allah rızası yer almalıdır. İslam inancına göre, bir Müslüman sadece ibadetlerinde değil; dostluklarında, muhabbetlerinde ve hatta nefretinde dahi ilahî bir niyet taşımalıdır. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.), hadislerinde “Allah için sevmek ve Allah için buğz etmek” kavramına sıkça vurgu yaparak, bu duyguların imanla yakından ilişkili olduğunu belirtmiştir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın Sandık Vasiyeti
    Osmanlı’nın kudretli hükümdarı Kanuni Sultan Süleyman Han, hayatının son anlarına kadar hem devletine hem de inancına bağlı bir padişahtı. Onun vefatından sonra ortaya çıkan gizemli bir vasiyet, asırlar boyunca tarihçilerin ve halkın merakını cezbetmiştir. Sultan Süleyman, ölümünden sonra mezarına kendisine ait küçük bir sandığın konulmasını istemişti. Bu, sıradan bir isteğin ötesindeydi — çünkü bu sandığın içinde ne olduğu kimse tarafından bilinmiyordu.