Namaz Kılındıktan Sonra Okunan Tesbih ve Dualar - Genel | Kardeş Eli Derneği
BLOG
Blog

Namaz Kılındıktan Sonra Okunan Tesbih ve Dualar

08.04.2025

İslam dininde namazı tamamladıktan sonra okunan tesbih ve dualar, ibadetimizin önemli bir parçasını oluşturur. Namaz sonrası tesbih duası, manevi huzurumuzu artıran ve Allah'a olan bağlılığımızı pekiştiren değerli bir ritüeldir. Farz namazların ardından okunan bu tesbihatlar, Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) sünnetinden gelmektedir. Tesbih duası olarak bilinen bu zikirler, 33 kez "Sübhanallah", 33 kez "Elhamdülillah" ve 33 kez "Allahu Ekber" şeklinde yapılır ve "La ilahe illallahu vahdehu la şerike leh" cümlesiyle tamamlanır. Namaz tesbih duası, günlük hayatımızda karşılaştığımız zorluklara karşı ruhumuzu güçlendirirken, Allah'ın rahmetini ve bereketini üzerimize çekmemize vesile olur. 

Selâm Verildikten Hemen Sonra

Namazın farz kısmı bittikten sonra ilk söylenecek zikir:

اللّٰهُمَّ اَنْتَ السَّلَامُ وَمِنْكَ السَّلَامُ تَبَارَكْتَ يَا ذَا الْجَلاَلِ وَالإِكْرَامِ
Allâhümme ente’s-selâmü ve minke’s-selâm, tebârekte yâ ze’l-celâli ve’l-ikrâm

Anlamı:
“Allah’ım! Sen selâmsın, her türlü selamet sendendir. Ey celâl ve ikram sahibi, sen yücesin, bereket sahibisin.”

Salavat Getirme (Duruma Göre)

Namaz sonrası sünnet varsa, önce sünnet kılınır, ardından salavat getirilir.
Sünnet yoksa (örneğin sabah ve ikindi namazı sonrası) doğrudan salavat okunur:

اللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى آلِ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ
Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammed

Anlamı:
“Allah’ım! Efendimiz Hz. Muhammed’e ve onun âline salât eyle. Şan ve şerefini artır.”

Zikir ve Tespihler

Salavattan sonra, şu zikirler peş peşe söylenir:

سُبْحَانَ اللّٰهِ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ وَلَا إِلٰهَ إِلَّا اللّٰهُ وَاللّٰهُ أَكْبَرُ وَلَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ

Anlamı:
“Yüce Allah’ı tüm eksiklerden tenzih ederim. Hamd yalnızca Allah’a mahsustur. O’ndan başka ilah yoktur. Allah en büyüktür. Hiçbir güç ve kuvvet yoktur, ancak yüce ve azametli Allah’ın izniyle olur.”

Ayetü’l-Kürsî’nin Okunması

Ardından Eûzü Besmele çekilir ve Ayetü’l-Kürsî okunur:
(Bakara, 255. Ayet)

Bu ayet, koruyucu etkisi ve fazileti nedeniyle özellikle tavsiye edilir.

33’lük Tespihler

Tesbih taneleri ya da parmaklarla şu zikirler 33’er defa söylenir:

  • سُبْحَانَ اللّٰهِ (Sübhânellâh)
    “Allah’ı noksan sıfatlardan tenzih ederim.”
  • الْحَمْدُ لِلّٰهِ (Elhamdü lillâh)
    “Her türlü övgü Allah’a mahsustur.”
  • اللّٰهُ أَكْبَرُ (Allâhu ekber)
    “Allah en büyüktür.”

Son Zikir

Tespihlerden sonra şu zikirle zikir tamamlanır:

لَا إِلٰهَ إِلَّا اللّٰهُ وَحْدَهُ لَا شَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ وَهُوَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ

Anlamı:
“Allah’tan başka ilah yoktur. O tektir, hiçbir ortağı yoktur. Mülk yalnızca O’nundur, tüm övgüler O’na aittir. O’nun her şeye gücü yeter.”

Dua

Tüm bu zikir ve salavatlardan sonra, kişi ellerini semaya (yukarıya) doğru kaldırarak içinden geldiği gibi dua eder. Dua ederken:

  • Eller göğüs hizasında tutulur.
  • Avuçlar aralık olacak şekilde açık bırakılır.
  • Dua, ihlasla ve içtenlikle yapılır.

“Dua ibadetin özüdür.”

Bu yapıyı ibadetten sonra manevi bir huzur hâli oluşturmak, Allah’a yaklaşmak ve Peygamber Efendimiz'e (s.a.v.) salât ve selam göndermek için düzenli olarak uygulayabilirsiniz.

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin
Hızlı Bağış Hayra vesile olan, hayrı işleyen gibidir.
Bağış Türü
Paylaş
SON BLOG YAZILARI
  • Babalar Çocukları Nasıl Etkiliyor?
    Çocukluk, insanın ilk aynasıdır. O aynada duyulan ses, hissedilen güven ve görülen bakış; gelecekteki kişiliğin temel taşlarını oluşturur. Ailenin sıcak çemberi, çocuğa kim olduğunu değil, kim olabileceğini gösteren ilk sahnedir. Bu sahnede anne, duygusal bağı kuran, sevgiyi dokunuşla öğreten taraftır. Baba ise bu sevgiye yön veren pusuladır. Onun varlığı, çocuk için sadece bir güven alanı değil; aynı zamanda hayatın nasıl yaşanacağına dair bir rehberdir.
  • Müslümanı Muazzez Kılan Nedir?
    Dua, Müslüman’ın yalnızca dille yapılan bir ibadet değil, kalbin derinliklerinden yükselen bir teslimiyet ilanıdır. Kulun, “Ben hiçbir şeye gerçekten malik değilim, sahip olduğum her şey bir emanet” diyebilmesidir. İnsan, ne kadar bilgiye, teknolojiye, servete ulaşırsa ulaşsın; bir yaprağın düşüşünü dahi kontrol edemediğini fark ettiğinde, hakiki kudretin kimde olduğunu anlar. Dua; insanın, kendi acizliğini fark edip, Allah’ın mutlak kudreti karşısında eğilmesidir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın İlginç Özellikleri
    Kanuni Sultan Süleyman, 1494 yılında Trabzon’da dünyaya geldi. Osmanlı tahtının kudretli hükümdarı Yavuz Sultan Selim’in oğlu, Hafsa Sultan’ın ise kıymetli evladıydı. Genç yaşta Saruhan Sancağı’nda yöneticilik yaparak devlet idaresinde tecrübe kazandı. 1520’de babasının vefatı üzerine Osmanlı tahtına geçti ve 46 yıl süren hükümranlığıyla imparatorluğun en uzun süre tahtta kalan padişahı oldu. Bu dönemde 13 büyük sefere çıkarak hem doğuda hem batıda Osmanlı topraklarını genişletti. Adaletli yönetimiyle halk arasında “Kanuni” unvanıyla anıldı.
  • Bir İnsanı Neden Seversiniz?
    Müslümanın hayatındaki her eylemde olduğu gibi, sevgi ve nefret duygularının da merkezinde Allah rızası yer almalıdır. İslam inancına göre, bir Müslüman sadece ibadetlerinde değil; dostluklarında, muhabbetlerinde ve hatta nefretinde dahi ilahî bir niyet taşımalıdır. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.), hadislerinde “Allah için sevmek ve Allah için buğz etmek” kavramına sıkça vurgu yaparak, bu duyguların imanla yakından ilişkili olduğunu belirtmiştir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın Sandık Vasiyeti
    Osmanlı’nın kudretli hükümdarı Kanuni Sultan Süleyman Han, hayatının son anlarına kadar hem devletine hem de inancına bağlı bir padişahtı. Onun vefatından sonra ortaya çıkan gizemli bir vasiyet, asırlar boyunca tarihçilerin ve halkın merakını cezbetmiştir. Sultan Süleyman, ölümünden sonra mezarına kendisine ait küçük bir sandığın konulmasını istemişti. Bu, sıradan bir isteğin ötesindeydi — çünkü bu sandığın içinde ne olduğu kimse tarafından bilinmiyordu.