Havaic-i Asliye(Asli İhtiyaçlar) Nedir? - Genel | Kardeş Eli Derneği
BLOG
Blog

Havaic-i Asliye(Asli İhtiyaçlar) Nedir?

14.06.2024

İslam dininin sosyal adalet ve ekonomik dengeyi gözetme prensiplerinden biri olarak önem taşıyan "havaic-i asliye," temel ihtiyaçları ifade eden bir kavramdır. İnsanın yaşaması ve topluma faydalı bir birey olarak varlığını sürdürebilmesi için gerekli olan maddi ve manevi unsurları kapsar. Fıkhi değerlendirmede, havaic-i asliye kavramı, bir bireyin veya ailenin hayatını sürdürebilmesi için zorunlu olan mal ve hizmetleri belirtir.

Havaic-i asliye, zekat hesaplamalarında önemli bir rol oynar. İslam'da zekat, mali durumu iyi olan Müslümanların servetlerinin belirli bir oranını, ihtiyaç sahiplerine dağıtma yükümlülüğüdür. Ancak, zekatın hesaplanmasında dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bir Müslümanın temel ihtiyaçlarını karşılayan varlıklar, yani havaic-i asliye içerisine giren maddi varlıklar, zekata tabi tutulmazlar. Bu, esasen, bireyin ve ailesinin yaşam standartlarını koruyabilmesi ve ekonomik güçlüklerle karşı karşıya kalmaması için bir teminattır.

Peki, havaic-i asliye kapsamına neler girer?

 

Havaic-i Asliye Kapsamına Neler Girer? (Temel İhtiyaçlarımız Nelerdir?)

İslam fıkhına göre, havaic-i asliyye; konut, giyim, gıda, sağlık hizmetleri ve eğitim gibi bireyin temel yaşam ihtiyaçlarını karşılayan maddi varlıkları içerir. Bunun yanında, meslek icrası için gerekli olan araç-gereçler, temel ulaşım araçları ve borçların ödenmesi gibi unsurlar da havaic-i asliye kapsamında değerlendirilebilir. 

İslam'da havaic-i asliye kavramının bir diğer önemli yönü ise bireysel ve toplumsal dengeyi sağlama amacıdır. Temel ihtiyaçların karşılanması, hem bireyin bedeni ve ruhsal sağlığını korur hem de toplumun genel refah seviyesini artırır. Böylece, insanlar arasındaki ekonomik eşitsizlikler bir nebze olsun hafifletilir ve adaletli bir ekonomik düzen teşvik edilir.

Temel ihtiyaçları karşılayan ve bireyin yaşamını sürdürebilmesine imkan tanıyan bu kavram, hem zekat yükümlülüklerinin hem de bireylerin toplumsal hayatta daha dengeli ve huzurlu bir şekilde var olabilmelerinin anahtarıdır. 

 
Sosyal Medyada Bizi Takip Edin
Hızlı Bağış Hayra vesile olan, hayrı işleyen gibidir.
Bağış Türü
Paylaş
SON BLOG YAZILARI
  • Babalar Çocukları Nasıl Etkiliyor?
    Çocukluk, insanın ilk aynasıdır. O aynada duyulan ses, hissedilen güven ve görülen bakış; gelecekteki kişiliğin temel taşlarını oluşturur. Ailenin sıcak çemberi, çocuğa kim olduğunu değil, kim olabileceğini gösteren ilk sahnedir. Bu sahnede anne, duygusal bağı kuran, sevgiyi dokunuşla öğreten taraftır. Baba ise bu sevgiye yön veren pusuladır. Onun varlığı, çocuk için sadece bir güven alanı değil; aynı zamanda hayatın nasıl yaşanacağına dair bir rehberdir.
  • Müslümanı Muazzez Kılan Nedir?
    Dua, Müslüman’ın yalnızca dille yapılan bir ibadet değil, kalbin derinliklerinden yükselen bir teslimiyet ilanıdır. Kulun, “Ben hiçbir şeye gerçekten malik değilim, sahip olduğum her şey bir emanet” diyebilmesidir. İnsan, ne kadar bilgiye, teknolojiye, servete ulaşırsa ulaşsın; bir yaprağın düşüşünü dahi kontrol edemediğini fark ettiğinde, hakiki kudretin kimde olduğunu anlar. Dua; insanın, kendi acizliğini fark edip, Allah’ın mutlak kudreti karşısında eğilmesidir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın İlginç Özellikleri
    Kanuni Sultan Süleyman, 1494 yılında Trabzon’da dünyaya geldi. Osmanlı tahtının kudretli hükümdarı Yavuz Sultan Selim’in oğlu, Hafsa Sultan’ın ise kıymetli evladıydı. Genç yaşta Saruhan Sancağı’nda yöneticilik yaparak devlet idaresinde tecrübe kazandı. 1520’de babasının vefatı üzerine Osmanlı tahtına geçti ve 46 yıl süren hükümranlığıyla imparatorluğun en uzun süre tahtta kalan padişahı oldu. Bu dönemde 13 büyük sefere çıkarak hem doğuda hem batıda Osmanlı topraklarını genişletti. Adaletli yönetimiyle halk arasında “Kanuni” unvanıyla anıldı.
  • Bir İnsanı Neden Seversiniz?
    Müslümanın hayatındaki her eylemde olduğu gibi, sevgi ve nefret duygularının da merkezinde Allah rızası yer almalıdır. İslam inancına göre, bir Müslüman sadece ibadetlerinde değil; dostluklarında, muhabbetlerinde ve hatta nefretinde dahi ilahî bir niyet taşımalıdır. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.), hadislerinde “Allah için sevmek ve Allah için buğz etmek” kavramına sıkça vurgu yaparak, bu duyguların imanla yakından ilişkili olduğunu belirtmiştir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın Sandık Vasiyeti
    Osmanlı’nın kudretli hükümdarı Kanuni Sultan Süleyman Han, hayatının son anlarına kadar hem devletine hem de inancına bağlı bir padişahtı. Onun vefatından sonra ortaya çıkan gizemli bir vasiyet, asırlar boyunca tarihçilerin ve halkın merakını cezbetmiştir. Sultan Süleyman, ölümünden sonra mezarına kendisine ait küçük bir sandığın konulmasını istemişti. Bu, sıradan bir isteğin ötesindeydi — çünkü bu sandığın içinde ne olduğu kimse tarafından bilinmiyordu.