Asr Suresi - Genel | Kardeş Eli Derneği
BLOG
Blog

Asr Suresi

04.10.2024

Asr Suresi

Kuran'ı Kerim'in en kısa surelerinden olan Asr Suresi, Mekke döneminde nazil olmuştur ve tamamı 3 ayetten oluşmaktadır. Asr kelime manası olarak çağ veya uzun zaman anlamlarını taşıyan bir kelimedir. Kuran'ın 103. Suresi olup İslam dini için büyük önem taşıyan dualar arasında yer almaktadır. Bu sure, insanları zamanın kısa ve geçici doğasına karşı uyarır ve doğru olanı yapmaları için onları teşvik eder. Bu surenin Arapça okunuşunu kaidelerini bilerek okumak ve Türkçe anlamını bilip surenin amacını ve vermek istediği mesajı kavrayabilmek açısından oldukça önemlidir.

Asr Suresi Arapça Okunuşu

-Vel asr

-İnnel insane le fi husr

-İllellezıne amenu ve amilus salihati ve tevasav bil hakkı ve tevasav bis sabr

 

Asr Suresi Türkçe Anlamı

-Andolsun zamana ki,

- insan gerçekten ziyan içindedir.

-Ancak, iman edip de salih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler, birbirlerine sabrı tavsiye edenler başka (Onlar ziyanda değillerdir).

 

Asr Suresi Verdiği Mesaj

Zamanın önemini, insanların genel kaybını ve kurtuluş yollarını anlatan surede Allah'ın zaman üzerine yemin ettiği ve insanların iman edip, iyi ameller işlemesi, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye etmesi ile kurtuluşa ereceklerini vurguladığı mesajlarıyla dikkat çeker. İmam Şafiî'ye göre bu sure, "insanlar sadece bu sureyi düşünseler, bu bile onlara yeterdi" şeklinde yorumlanmıştır. Yani almamız gereken en önemli mesaj hayatın değeri ve insanın zamanını nasıl harcadığını düşünmesi gerektiğidir. Ayrıca sure kurtuluşun sadece imanla değil aynı zamanda doğru ve yararlı işler yapmakla mümkün olduğunu belirtir. İnsanların hem doğruyu yaşaması hem de sabır ve azimle doğruları savunmaları gerektiğini anlatır. Bir uyarı niteliğinde olan bu sure, zamanın ve iyi amellerin önemli olduğunu ve değerinin bilinmesi gerektiğini vurgulamaktadır.

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin
Hızlı Bağış Hayra vesile olan, hayrı işleyen gibidir.
Bağış Türü
Paylaş
SON BLOG YAZILARI
  • Babalar Çocukları Nasıl Etkiliyor?
    Çocukluk, insanın ilk aynasıdır. O aynada duyulan ses, hissedilen güven ve görülen bakış; gelecekteki kişiliğin temel taşlarını oluşturur. Ailenin sıcak çemberi, çocuğa kim olduğunu değil, kim olabileceğini gösteren ilk sahnedir. Bu sahnede anne, duygusal bağı kuran, sevgiyi dokunuşla öğreten taraftır. Baba ise bu sevgiye yön veren pusuladır. Onun varlığı, çocuk için sadece bir güven alanı değil; aynı zamanda hayatın nasıl yaşanacağına dair bir rehberdir.
  • Müslümanı Muazzez Kılan Nedir?
    Dua, Müslüman’ın yalnızca dille yapılan bir ibadet değil, kalbin derinliklerinden yükselen bir teslimiyet ilanıdır. Kulun, “Ben hiçbir şeye gerçekten malik değilim, sahip olduğum her şey bir emanet” diyebilmesidir. İnsan, ne kadar bilgiye, teknolojiye, servete ulaşırsa ulaşsın; bir yaprağın düşüşünü dahi kontrol edemediğini fark ettiğinde, hakiki kudretin kimde olduğunu anlar. Dua; insanın, kendi acizliğini fark edip, Allah’ın mutlak kudreti karşısında eğilmesidir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın İlginç Özellikleri
    Kanuni Sultan Süleyman, 1494 yılında Trabzon’da dünyaya geldi. Osmanlı tahtının kudretli hükümdarı Yavuz Sultan Selim’in oğlu, Hafsa Sultan’ın ise kıymetli evladıydı. Genç yaşta Saruhan Sancağı’nda yöneticilik yaparak devlet idaresinde tecrübe kazandı. 1520’de babasının vefatı üzerine Osmanlı tahtına geçti ve 46 yıl süren hükümranlığıyla imparatorluğun en uzun süre tahtta kalan padişahı oldu. Bu dönemde 13 büyük sefere çıkarak hem doğuda hem batıda Osmanlı topraklarını genişletti. Adaletli yönetimiyle halk arasında “Kanuni” unvanıyla anıldı.
  • Bir İnsanı Neden Seversiniz?
    Müslümanın hayatındaki her eylemde olduğu gibi, sevgi ve nefret duygularının da merkezinde Allah rızası yer almalıdır. İslam inancına göre, bir Müslüman sadece ibadetlerinde değil; dostluklarında, muhabbetlerinde ve hatta nefretinde dahi ilahî bir niyet taşımalıdır. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.), hadislerinde “Allah için sevmek ve Allah için buğz etmek” kavramına sıkça vurgu yaparak, bu duyguların imanla yakından ilişkili olduğunu belirtmiştir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın Sandık Vasiyeti
    Osmanlı’nın kudretli hükümdarı Kanuni Sultan Süleyman Han, hayatının son anlarına kadar hem devletine hem de inancına bağlı bir padişahtı. Onun vefatından sonra ortaya çıkan gizemli bir vasiyet, asırlar boyunca tarihçilerin ve halkın merakını cezbetmiştir. Sultan Süleyman, ölümünden sonra mezarına kendisine ait küçük bir sandığın konulmasını istemişti. Bu, sıradan bir isteğin ötesindeydi — çünkü bu sandığın içinde ne olduğu kimse tarafından bilinmiyordu.