Askıda Yemek Nedir? - Genel | Kardeş Eli Derneği
BLOG
Blog

Askıda Yemek Nedir?

20.05.2024

Ülkemizin sıcak insan ilişkilerine ve toplumsal değerlere önem veren kültürümüzde askıda yemek geleneği, toplum olarak dayanışma ve yardımlaşmanın en güzel örneklerinden biridir. Günümüzde ne kadar önemli olduğu her geçen gün daha iyi anlamaktayız.

 Zor zamanlarda birlik ve beraberlik ruhunu pekiştiren askıda yemek, paylaşmanın ve toplumsal yardımlaşmanın en güçlü göstergelerinden biridir. Bir kişi ya da aile için alınan bir yemeğin, birçok ihtiyacı olan insanın yüzünde tebessüme dönüşmesi, askıda yemeğin değerini katbekat artırıyor.

Günümüzde hızla değişen ve giderek bireyselliğin öne çıktığı bir dünyada, askıda yemek gibi geleneklerin yaşatılması ve desteklenmesi önem arz etmektedir. Bu geleneğin toplumsal dokumuzdaki yeri ve değeri, insanlık ve kucaklayıcılık duygusunun her geçen gün daha da önemli hale gelmesiyle birlikte artmaktadır.

 

Askıda Yemek Nedir?

Askıda yemek, yardım etmenin basit ve etkili bir yolu olan bu uygulama, ihtiyaç sahipleri için bir umut kaynağı olabilir. Temel mantığı, bir restoranda yemek yiyen bir kişinin fazladan yemek parası ödeyerek, o yemeği ihtiyaç sahibi biri için askıya bırakmasıdır.

Toplumun dayanışma ruhunu ve sosyal sorumluluk bilincini artırmak için önemli bir adımdır. Uygulama sayesinde, ihtiyaç sahibi olanlar kolayca sıcak bir yemek bulabilirler ve karnını doyurabilirler. Aynı zamanda, yardım etmek isteyenler de bu yolla desteklerini en etkili şekilde sunabilirler.

Restoranlarda veya kafelerde askıda yemek uygulamasının yaygınlaşması, toplumdaki yardımlaşma ve dayanışma kültürünü güçlendirebilir. Bu şekilde, herkesin birbirine destek olabileceği bir ortam yaratılmış olur. Askıda yardım, ihtiyaç sahiplerine destek olmanın pratik ve etkili bir yoludur ve herkesin katkı sağlayabileceği anlamlı bir sosyal sorumluluk projesidir. 

 

Askıda Yemek Tarihçesi

Osmanlı İmparatorluğu'nda, askıda ekmek veya askıda çorba gibi uygulamalar uzun bir süre boyunca devam etmiş ve bir tür hayır işi olarak görülmüştür. İnsanın yaşatılmasıyla devletin ayakta kalmasını sağlamayı hedefleyen Osmanlı yönetimi, askıda ekmek sunan toplumun desteğiyle uzun bir süre varlığını sürdürmeyi başarmıştır. Osmanlı döneminde, her ırk ve inanç grubuna yardım eli uzatılmış ve askıda ekmek uygulaması topluma bırakılan manevi bir miras olarak yüzyıllarca devam etmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu'nun egemen olduğu bölgelerde uzun yıllar süren askıda ekmek uygulaması, topluma bırakılan önemli bir geleneğin mirasıdır. Bu uygulama, geçmişte lonca ve ahilik teşkilatları tarafından desteklenmiş ve toplumun dayanışma ruhunu güçlendirmiştir.

 

Askıda Yemek Hangi Amaçla Başlatılmıştır?

Askıda yemek, ihtiyaç sahiplerine destek olmak amacıyla hayata geçirilmiş bir yardım projesidir. Özellikle sıkıntılı dönemlerde bir yemek ihtiyacını karşılamak ve ihtiyaç sahiplerine dayanışma göstermek için uygulanmıştır. Bu sayede toplumda ihtiyaç sahiplerine yardım eli uzatılarak insanların birbirlerine destek olmaları hedeflenmektedir.

 

Askıda Yemek Projesi Nasıl İşler?

Askıda yemek projesi, gönüllüler ve işletmeler aracılığıyla yürütülmektedir. Restoranlar, kafeler veya marketler gibi iş yerlerinde, hazırlanan yiyecekler ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmak üzere askıya bırakılır. Ardından ihtiyaç sahipleri, bu askılardan yiyecek alabilir ve bu sayede gereksinimleri karşılanabilir.

 
Sosyal Medyada Bizi Takip Edin
Hızlı Bağış Hayra vesile olan, hayrı işleyen gibidir.
Bağış Türü
Paylaş
SON BLOG YAZILARI
  • Babalar Çocukları Nasıl Etkiliyor?
    Çocukluk, insanın ilk aynasıdır. O aynada duyulan ses, hissedilen güven ve görülen bakış; gelecekteki kişiliğin temel taşlarını oluşturur. Ailenin sıcak çemberi, çocuğa kim olduğunu değil, kim olabileceğini gösteren ilk sahnedir. Bu sahnede anne, duygusal bağı kuran, sevgiyi dokunuşla öğreten taraftır. Baba ise bu sevgiye yön veren pusuladır. Onun varlığı, çocuk için sadece bir güven alanı değil; aynı zamanda hayatın nasıl yaşanacağına dair bir rehberdir.
  • Müslümanı Muazzez Kılan Nedir?
    Dua, Müslüman’ın yalnızca dille yapılan bir ibadet değil, kalbin derinliklerinden yükselen bir teslimiyet ilanıdır. Kulun, “Ben hiçbir şeye gerçekten malik değilim, sahip olduğum her şey bir emanet” diyebilmesidir. İnsan, ne kadar bilgiye, teknolojiye, servete ulaşırsa ulaşsın; bir yaprağın düşüşünü dahi kontrol edemediğini fark ettiğinde, hakiki kudretin kimde olduğunu anlar. Dua; insanın, kendi acizliğini fark edip, Allah’ın mutlak kudreti karşısında eğilmesidir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın İlginç Özellikleri
    Kanuni Sultan Süleyman, 1494 yılında Trabzon’da dünyaya geldi. Osmanlı tahtının kudretli hükümdarı Yavuz Sultan Selim’in oğlu, Hafsa Sultan’ın ise kıymetli evladıydı. Genç yaşta Saruhan Sancağı’nda yöneticilik yaparak devlet idaresinde tecrübe kazandı. 1520’de babasının vefatı üzerine Osmanlı tahtına geçti ve 46 yıl süren hükümranlığıyla imparatorluğun en uzun süre tahtta kalan padişahı oldu. Bu dönemde 13 büyük sefere çıkarak hem doğuda hem batıda Osmanlı topraklarını genişletti. Adaletli yönetimiyle halk arasında “Kanuni” unvanıyla anıldı.
  • Bir İnsanı Neden Seversiniz?
    Müslümanın hayatındaki her eylemde olduğu gibi, sevgi ve nefret duygularının da merkezinde Allah rızası yer almalıdır. İslam inancına göre, bir Müslüman sadece ibadetlerinde değil; dostluklarında, muhabbetlerinde ve hatta nefretinde dahi ilahî bir niyet taşımalıdır. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.), hadislerinde “Allah için sevmek ve Allah için buğz etmek” kavramına sıkça vurgu yaparak, bu duyguların imanla yakından ilişkili olduğunu belirtmiştir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın Sandık Vasiyeti
    Osmanlı’nın kudretli hükümdarı Kanuni Sultan Süleyman Han, hayatının son anlarına kadar hem devletine hem de inancına bağlı bir padişahtı. Onun vefatından sonra ortaya çıkan gizemli bir vasiyet, asırlar boyunca tarihçilerin ve halkın merakını cezbetmiştir. Sultan Süleyman, ölümünden sonra mezarına kendisine ait küçük bir sandığın konulmasını istemişti. Bu, sıradan bir isteğin ötesindeydi — çünkü bu sandığın içinde ne olduğu kimse tarafından bilinmiyordu.