Yasin Suresi Türkçe Okunuşu - Genel | Kardeş Eli Derneği
BLOG
Blog

Yasin Suresi Türkçe Okunuşu

04.10.2024

Yasin Suresi Türkçe Okunuşu

Yasin Suresi, Kur’ân-ı kerîmin 36. sûresidir ve toplamda 83 ayetten oluşur.  Cin sûresinden sonra, Furkan sûresinden önce inmiştir. Mekkede indirilmiştir. Yâsîn diye başladığı için,sûre bu ismi almıştır. Genellikle Kur'an'ın kalbi olarak adlandırılır. Yasin suresinin Türkçe okunuşu surenin 83 ayetten oluşmasından kaynaklı fazlaca uzundur.

Bismillahirrahmanirrahim

  1. Yasın
  2. Vel kur’anil hakiym
  3. İnneke le minel murseliyn
  4. Ala sıratım müstekıym
  5. Tenziylel aziyzir rahıym
  6. Li tünzıra kavmem ma ünzıra abaühüm fehum gafılun
  7. Le kad hakkal kavlü ala ekserihim fehüm la yü’minun
  8. İnna cealna fı a’nakıhim ağlalen fe hiye ilel ezkani fehüm mukmehun
  9. Ve cealna mim beyni eydıhım seddev ve min halfıhım sedden fe agşeynahum fehum la yubsırun
  10. Ve sevaün aleyhim e enzertehüm em lem tünzirhüm la yü’minun

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.

  1. Yâ Sîn.
  2. 3.4. (Ey Muhammed!) Hikmet dolu Kur’an’a and olsun ki, sen elbette dosdoğru bir yol üzere (peygamber) gönderilensin.
  1. 6. Kur’an, ataları uyarılmamış ve bu yüzden de gaflet içinde olan bir kavmi uyarman için mutlak güç sahibi, çok merhametli Allah tarafından indirilmiş.
  1. And olsun ki onların çoğu üzerine o söz hak olmuştur ve artık iman etmez onlar.
  2. Onların boyunlarına demir halkalar geçirdik ve o halkalar çenelerine dayanmıştır. Bu sebeple onların kafaları yukarıya kalkık durumdadır.
  3. Biz, onların önlerine bir set ve arkalarına da bir set çekip gözlerini perdeledik ki artık görmez onlar.
  4. Onları uyarsan da, uyarmasan da onlar için birdir ve onlar inanmaz.

Yasin Suresinin Önemi

Yasin suresinin önemi, İslam inancının üç temel unsurunu "Allah'ın birliği, Nebilik ve ahiret" en güçlü delilleriyle işler. Resulü Ekrem Efendimiz (S.A.V.) Yasin suresi için şunu buyurmuştur ; "Her şeyin bir kalbi vardır, Kuran'ın kalbi de Yasin'dir." Sure, çeşitli kıssalar aracılığıyla insanlara dersler verir. Geçmiş toplumların durumları ve onların aldıkları dersler, günümüz için önemli birer ibret kaynağıdır.

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin
Hızlı Bağış Hayra vesile olan, hayrı işleyen gibidir.
Bağış Türü
Paylaş
SON BLOG YAZILARI
  • Şecaat Nedir?
    Şecaat, dilimizde sıkça duyulan ancak çoğu zaman derin anlamı tam olarak kavranmayan bir kavramdır. Bu kelime, Arapça kökenli olup, yüksek ahlaki değerleri içinde barındırır. İnsanların cesaretini, yiğitliğini, kahramanlığını ve korkusuzluğunu ifade eden şecaat, aynı zamanda bir kişinin zorluklar karşısında gösterdiği direnç ve kararlılığı simgeler. Günümüzde şecaat terimi, sadece savaş ya da fiziksel mücadele bağlamında değil, aynı zamanda hayatın çeşitli alanlarında, kişisel ve sosyal mücadelelerde de geçerlidir.
  • Mevlit Ne Demek?
    Mevlit, İslam kültüründe Hz. Muhammed’in doğumunu anlatan ve onu öven manzum eserlerin genel adıdır. Bu eserler, Hz. Muhammed’in hayatı, ahlaki değerleri ve öğretileri üzerine odaklanarak, onun önemini ve İslam’daki yerini vurgular. Mevlit, sadece bir edebi eser olmanın ötesinde, toplumsal ve dini bir işlev de taşır. Aynı zamanda bu eserlerin okunmasıyla gerçekleştirilen törenlere de “mevlit” adı verilir.
  • Zeydiye Nedir?
    Zeydiye, Şii mezhepleri arasında özel bir yere sahip olup, kökeni ve inanç sistemiyle hem Şii hem de Sünni yönleri bir arada barındıran benzersiz bir İslam mezhebidir. 8. yüzyılda Hz. Ali'nin torunu Zeyd bin Ali'nin liderliğinde ortaya çıkan bu mezhep, Ehl-i Beyt sevgisini merkeze alırken, diğer Şii gruplardan farklı olarak ilk üç halifeyi de meşru kabul etmektedir.
  • Ehli Sünnet Nedir?
    Ehli sünnet, İslam dininde Hz. Muhammed2in sünnetine uyanlara denir. İslam dünyasında yaygın olan iki ana mezhepten biri olan en yaygın iki kolundan Ehl-i Sünnet sünnilik diğeri şiiliktir. Bu iki mezhep arasında çeşitli konularda aralarında görüş ayrılıkları vardır.
  • Siyer Ne Demektir?
    Siyer, Arapça kökenli bir kelime olup "yürümek, bir yol izlemek" anlamına gelen sîrah kelimesinden türemiştir. Kavramsal olarak, İslam'ın ilk dönemlerinde ortaya çıkmış ve zamanla sistemleşen önemli bir ilim dalını ifade eder. İslam literatüründe ise bu terim, Hz. Muhammed'in (s.a.v.) hayatını, ahlakını, savaşlarını, davet yöntemlerini ve insanlarla olan ilişkilerini anlatan ilim dalıdır.