Adak Kurbanı - Genel | Kardeş Eli Derneği
BLOG
Blog

Adak Kurbanı

23.09.2024

Adak Kurbanı

Adak kurbanı Allah’a olan bağlılığı ifade etmek için kişinin Allah’a adak olarak sunduğu kurbandır. Kelime manası olarak da kurban; yakın, yakınlaşmak, yakın olmak anlamlarına gelmekte ve İslami olarak da “Allah’a yakınlaşmak için kesilen küçükbaş ve büyükbaş hayvan” anlamını taşımaktadır. Allah’ın rızasını kazanmak için kişinin kendi isteği ile kestiği kurbandır.

 Hanefi mezhebine göre imkanı olan kişilerin Kurban Bayramı’nda küçük veya büyükbaş hayvan keserek kurban ibadetini yerine getirmesi sünnet iken kişinin kendi isteğiyle kestiği adak kurbanı sünnet olan ibadetlerimizdendir. Adak gibi akika, şükür, şifa, sadaka ve nafile kurbanları da dinimizde Allah’a yaklaştıran ibadetlerimizdendir. Bu ibadet, aynı zaman da toplumu paylaşmaya ve dayanışmaya teşvik eder. Kişinin Allah’tan bir istekte bulunması ve bu isteğin gerçekleşmesi sonucu Allah’a kurban adayacağını ikrar etmesi ile vacip olan bu ibadette, adak adayan kişinin belirli bir niyetle kesmek için seçtiği hayvanın sağlıklı olması gerekir. Kişi isteklerinin gerçekleşmesi ile yaşadığı sevinci dağıtacağı kurban etleri ile insanlarla paylaşmasını ihtiva eder. Ancak bu kurbanı kesecek kişinin kestiği etten kişinin anne-babası, dede-nenesi, çocukları ve torunları yiyemezler.

Adak Kurbanının şartları nelerdir?

Adak kurbanı kesecek kişinin bazı şartları taşıması gerekir;

  • Adak verecek kişinin bir amacının gerçekleşmesini istediği takdirde niyet ederek bunu ikrar etmelidir.
  • Kişi, ergenlik çağına ulaşmış ve akıl sahibi olmalıdır.
  • Dinimizde temizlik oldukça önemlidir bu nedenle kesim için belirlenmiş temiz bir mekan olmalıdır.
  • Kişi kurban kesebilecek maddi imkanlara sahip olmalıdır.
  • Adak adayan kişinin kurbanı niyet ederken kesmek için belirlediği süre ne zamana kadar ise o sürede kesmeli veya niyeti gerçekleştikten hemen sonra kesmelidir.
  • İslam’a göre helal kesim yöntemi olan “zabih” uygulanmalıdır.

Adak adamak kişinin inanç ve iradesine bağlı bir karar olduğundan zorunlu bir ibadet değildir. Kişi kendi inancı ve isteği doğrultusunda adak adamalıdır.

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin
Hızlı Bağış Hayra vesile olan, hayrı işleyen gibidir.
Bağış Türü
Paylaş
SON BLOG YAZILARI
  • Babalar Çocukları Nasıl Etkiliyor?
    Çocukluk, insanın ilk aynasıdır. O aynada duyulan ses, hissedilen güven ve görülen bakış; gelecekteki kişiliğin temel taşlarını oluşturur. Ailenin sıcak çemberi, çocuğa kim olduğunu değil, kim olabileceğini gösteren ilk sahnedir. Bu sahnede anne, duygusal bağı kuran, sevgiyi dokunuşla öğreten taraftır. Baba ise bu sevgiye yön veren pusuladır. Onun varlığı, çocuk için sadece bir güven alanı değil; aynı zamanda hayatın nasıl yaşanacağına dair bir rehberdir.
  • Müslümanı Muazzez Kılan Nedir?
    Dua, Müslüman’ın yalnızca dille yapılan bir ibadet değil, kalbin derinliklerinden yükselen bir teslimiyet ilanıdır. Kulun, “Ben hiçbir şeye gerçekten malik değilim, sahip olduğum her şey bir emanet” diyebilmesidir. İnsan, ne kadar bilgiye, teknolojiye, servete ulaşırsa ulaşsın; bir yaprağın düşüşünü dahi kontrol edemediğini fark ettiğinde, hakiki kudretin kimde olduğunu anlar. Dua; insanın, kendi acizliğini fark edip, Allah’ın mutlak kudreti karşısında eğilmesidir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın İlginç Özellikleri
    Kanuni Sultan Süleyman, 1494 yılında Trabzon’da dünyaya geldi. Osmanlı tahtının kudretli hükümdarı Yavuz Sultan Selim’in oğlu, Hafsa Sultan’ın ise kıymetli evladıydı. Genç yaşta Saruhan Sancağı’nda yöneticilik yaparak devlet idaresinde tecrübe kazandı. 1520’de babasının vefatı üzerine Osmanlı tahtına geçti ve 46 yıl süren hükümranlığıyla imparatorluğun en uzun süre tahtta kalan padişahı oldu. Bu dönemde 13 büyük sefere çıkarak hem doğuda hem batıda Osmanlı topraklarını genişletti. Adaletli yönetimiyle halk arasında “Kanuni” unvanıyla anıldı.
  • Bir İnsanı Neden Seversiniz?
    Müslümanın hayatındaki her eylemde olduğu gibi, sevgi ve nefret duygularının da merkezinde Allah rızası yer almalıdır. İslam inancına göre, bir Müslüman sadece ibadetlerinde değil; dostluklarında, muhabbetlerinde ve hatta nefretinde dahi ilahî bir niyet taşımalıdır. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.), hadislerinde “Allah için sevmek ve Allah için buğz etmek” kavramına sıkça vurgu yaparak, bu duyguların imanla yakından ilişkili olduğunu belirtmiştir.
  • Kanuni Sultan Süleyman’ın Sandık Vasiyeti
    Osmanlı’nın kudretli hükümdarı Kanuni Sultan Süleyman Han, hayatının son anlarına kadar hem devletine hem de inancına bağlı bir padişahtı. Onun vefatından sonra ortaya çıkan gizemli bir vasiyet, asırlar boyunca tarihçilerin ve halkın merakını cezbetmiştir. Sultan Süleyman, ölümünden sonra mezarına kendisine ait küçük bir sandığın konulmasını istemişti. Bu, sıradan bir isteğin ötesindeydi — çünkü bu sandığın içinde ne olduğu kimse tarafından bilinmiyordu.